Duyuru & Haberler
Tesisimizden Görüntüler
11/3/2012
Ekmekte sevindiren haber!
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, buğdayda bir sıkıntı yokken, un fiyatlarındaki yüzde 15'lik artışın spekülatif bir artış olduğunu savunarak, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın bu konuda yapacağı çalışmaların neticesini bekleyeceklerini, un fiyatlarının düşüş göstermesi durumunda ekmekte bir fiyat değişikliğinin söz konusu olmayacağını bildirdi.
Balcı, ekmek fiyatlarına ilişkin, Federasyon Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.
Son günlerde girdi fiyatlarındaki artışa paralel olarak un fiyatlarının yüzde 15 arttığını, bu durumun da fırıncı esnafını zor durumda bıraktığını ileri süren Balcı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ile yapılan görüşmeler neticesinde, un fiyatlarındaki artışın spekülatif bir artış olduğu kanaatine ulaştıklarını kaydetti.
Türkiye'de geçen 3 yılın buğday rakamlarına ilişkin bilgi veren Balcı, 2010 yılında üretim 19 milyon 670 bin tonken, tüketimin 18 milyon 200 bin ton, 2011'de üretim 21 milyon 800 bin tonken tüketimin 18,5 milyon ton, bu yıl ise üretim 20 milyon tonken tüketimin 18,5 milyon ton olduğunu anlattı.
Buğdayda son 3 yıldır tüketim fazlası olduğunu kaydeden Balcı, buna paralel olarak TMO'nun dengeleyici unsur oluşturmak için stoklarında 2010 yılında 1 milyon 300 bin ton, 2011'de 1 milyon 200 bin ton buğday bulundurduğunu söyledi.
TMO'da bu yıl bulunan toplam 3 milyon 100 bin ton buğdayın, 2 milyon 700 bin tonunun ekmeklik olduğuna işaret eden Balcı, Bakanlığın tedbir olarak Eylül ayında 1 milyon ton buğday ithal etme yetkisi aldığını, AB'den alınması gereken 300 bin ton, limanlarda bekleyen 1 milyon ton buğday bulunduğunu bildirdi. Balcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İhracattan kaynaklanan ve ülkemize gelmesi gereken 2 milyon ton buğday varken ve buğdayda bir sıkıntı yokken, un fiyatlarındaki bu yüzde 15 oranındaki artışın spekülatif bir artış olduğunu düşünüyoruz. Biz Türkiye Fırıncılar Federasyonu olarak Bakanlığımızın önümüzdeki günlerde başlatacağı çalışma neticesinde un fiyatlarındaki bu suni artışın düşeceği inancını taşımaktayız. Ülkemizde yaklaşık bir yıldır 3 lira 40 kuruş kilogram fiyatı olan ekmeğin 3 lira 40 kuruş civarında kalması için Bakanlığımızın yapacağı bu çalışmanın neticesini bekleme kararı aldık. Dolayısıyla Bakanlığın yapacağı çalışma neticesinde un fiyatlarının düşüş göstermesiyle ekmekte bir fiyat değişikliği söz konusu olmayacaktır. Bir yıldır ülkemizde uygulanan azami 3 lira 40 kuruş fiyatı muhafaza edeceğimizi ve bu çalışmanın neticesini bekleyeceğimizi ifade etmek istiyorum.''
Un fiyatlarındaki artışın fırıncı esnafı için sıkıntı yaratacak bir artış olduğunu savunan Balcı, yapılacak çalışmayla bunun düşürüleceğine inandıklarını söyledi.
Balcı, ''TMO'nun elindeki stoğa bakacak olursak son 5 yılda en fazla stoğa sahip olduğumuz bir zamanda, buğdayda bir sıkıntı olmadığı zamanda un fiyatının yüzde 15 artış göstermesini doğru bulmuyoruz'' değerlendirmesinde bulundu.
-Ekmeğe gizlice bir zam yapıldığı doğru değil-
Ekmeğe gizlice bir zam yapıldığı iddialarına da değinen Balcı, rekabet nedeniyle daha düşük fiyattan satılan ekmeğin, gerçek fiyattan satılmaya başlanmasıyla böyle bir algının oluştuğunu savundu.
Balcı, şunları kaydetti:
''İllerimizde alınan fiyat, 250 gram için 75 kuruş iken, haksız rekabetle daha düşük satılması durumunda, son artışlardan esnafımız ekmeği gerçek fiyattan satmaya başlayınca kamuoyunda, basında sanki ekmeğe zam yapılmış gibi yansımaktadır. Bu da doğru değildir. Bu hiçbir zaman sessiz zam olarak algılanmamalıdır. Geçtiğimiz günlerde Bursa'da ekmek fiyatıyla ilgili gelişen olay da bundan başka bir şey değil. 2012 yılının Ocak ayında ülkede uygulanan fiyat, o zaman 250 gram için Bursa'da 75 kuruş olması gerekirken, fırıncı esnafı rekabetten dolayı 60 kuruşa satıyordu. Bu artışlardan dolayı gerçek fiyat uygulamasına başlandığında sanki bir fiyat artışı olmuş gibi kamuoyuna yansımıştır.''
-''1,5 ay sonra gelinen noktayı yeniden değerlendireceğiz''-
Bakanlığın alacağı tedbirleri, yapacağı çalışmaların neticesini bekleyeceklerini vurgulayan Balcı, bu çalışma neticesinde, 1,5 ay sonra yapılacak toplantıda gelinen noktayı, yapılan çalışmaları tekrar değerlendireceklerini söyledi.
Balcı, bu süre içerisinde TMO'nun almış olduğu tedbirleri, un fiyatlarının ne kadar gerilediğini görüp, ona göre bir karara varacaklarını ifade etti.
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Balcı, bugün itibarıyla tüm odalara ekmek fiyatının, azami kilogram fiyatı olan 3 lira 40 kuruşun üzerinde olmaması yönünde genelge göndereceklerini de bildirdi.
Un fiyatlarında indirim olmazsa ekmeğe ortalama ne kadar zam yapılacağına ilişkin soru üzerine Balcı, bu fiyat artışının spekülatif olduğunu, bir müdahaleyle fiyatların gerileyeceği inandıklarını söyledi. Balcı, halkı mağdur edecek bir fiyat artışını hiçbir zaman düşünmediklerini vurguladı.
-''Un fiyatı düşerse, 2012 yılını bu fiyatlarla bitiririz''-
Un fiyatına yapılacak müdahaleyle gerçek fiyatın sabitlenmesini bekleyeceklerini dile getiren Halil İbrahim Balcı, ''Un fiyatında gerileme olursa 3 lira 40 kuruşu iki, üç ay değil daha uzun bir süre muhafaza etme imkanına sahip oluruz. Un fiyatlarında bir düşme söz konusu olursa en azından 2012 yılını bu fiyatlarla bitirmiş oluruz. 2013 yılında tekrar durum değerlendirmesi içerisinde oluruz'' diye konuştu.
Balcı, elektrik ve doğalgazdaki fiyat artışını esnafın 6 aya kadar göğüsleyebileceğini ancak un fiyatlarındaki yüzde 15'lik artışın esnafın kaldıramayacağını bildirdi.
10/15/2012
Web sitemiz yayında!
Uzun zamandır kullnılan sitemizi yeniledik. Artık yepyeni yüzümüzle karşınızdayız. Hem ürünlerimize ve tesisimizle ilgili daha ayrıntılı bilgiler hemde buğday hakkında bilmedikleirnizi sitemizde bulabilirsiniz.
10/14/2012
"Tam Buğday Ekmeği Yaygınlaşırsa 5 Milyon Ton Tasarruf Saglanır"
Ankara Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmek Fabrikası Genel Müdürü Ali İlkbahar, tam buğday ekmeğinin yaygınlaştırılması halinde Türkiye'nin buğday zengini olacağını söyledi.
Normal ekmek üretimi için 100 kilogram buğdaydan 65 kilogram kepeksiz un elde edildiğini belirten İlkbahar, "Tam Buğday Ekmeği elde etmek için ise direkt olarak 100 kilogram buğdaydan 98 kilogram un elde ediyoruz. Bu da yüzde 35'lik buğday miktarı tasarrufu demektir. Yani tüketilen 15 milyon ton buğdayın yüzde 35'i olan yaklaşık 5 milyon ton buğdaya tekabül etmektedir." dedi.
Ali İlkbahar, Halk Ekmek Fabrikası tarafından 2006 yılında üretimine başlanan ve bu yıl da Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından tüm ekmek satıcılarında, satışı zorunlu hale getirilen tam buğday ekmeğine ilişkin açıklamalarda bulundu. Başkanı olduğu Endüstriyel Fırıncılar Birliği'nin öncülüğünde, bakanlık, sanayi kuruluşları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları tarafından incelenen tam buğday ekmeğinin faydalarının tescillendiğini belirten İlkbahar, bu ekmeğin Türkiye'de yaygınlaştırılmasını gerektiğini söyledi.
Normal ekmek üretimi için 100 kilogram buğdaydan 65 kilogram kepeksiz un elde edildiğini kaydeden Ali İlkbahar, "Tam Buğday Ekmeği elde etmek için ise direkt olarak 100 kilogram buğdaydan 98 kilogram un elde ediyoruz. Bu da yüzde 35'lik buğday miktarı tasarrufu demektir. Yani tüketilen 15 milyon ton buğdayın yüzde 35'i olan yaklaşık 5 milyon ton buğdaya tekabül etmektedir. Eğer bu ekmek Türkiye'de yaygınlaşırsa, buğday zengini olacağız." diye konuştu. Ayrıca Tam Buğday Ekmeği'nde kullanılan buğdayın kabuk bölgesinde demir, çinko, B-12 gibi birçok vitamin ve mineralin bulunduğunu da kaydeden İlkbahar, "Bu vitamin ve mineralleri ilaç olarak alsak, bu kadar faydalı ve doğal olamaz." dedi. Ayrıca bu ekmeğin içeriğindeki lif oranı sayesinde kolon kanserine iyi de geldiğini anlatan İlkbahar, "Geçmişte büyüklerimizin su değirmenlerinde ürettiği bu geleneksel tadı, günümüz şartlarına göre modernize edip yeniden hizmete sunduk. Bu sayede de o sağlıklı ekmeği yeniden kazandık." diye konuştu.
Halk Ekmek Fabrikası tarafından üretiminin ardından bu yıl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından ekmek satışı yapan her yerde bulundurulması zorunlu hale getirilen Tam Buğday Ekmeği'nin çeşitli üniversite, bakanlık, sivil toplum kuruluşları ile sanayi kuruluşları tarafından da incelendiğini ve sonuçlarının kitap haline getirilerek, bu ekmeğe ilişkin önemli bilgilerin yer aldığı bir kaynağın sağlandığını da ifade eden İlkbahar, ekmeğin içeriğine ilişkin şunları söyledi:
"Bir de son günlerde bu kadar insan için son derece önemli olan Tam Buğday Ekmeği'nin ne kadar esmer olursa o kadar iyi olduğuna dair söylentiler var. Piyasada esmerleştirilerek satışı yapılan ekmeklerin bu ekmekle hiçbir ilgisi yok. Bu kadar esmer rengi verecek ne buğday var ne de un. Bazı üreticiler içine malt, kakao ve benzeri maddeler katıp, ekmeği esmerleştiriyor. Sonra da bunu buğday ekmeği gibi satıyorlar. Bunlara kanmayın, çünkü esas doğal renk, buğdayın tamamını una çevirdiğimiz zamanki renk. Bu renk de sadece Tam Buğday Ekmeği'nde var. Bu ekmek, faydalarıyla tartışmasız bir sağlık deposu."
Halk Ekmek Fabrikası'nın öncülüğünde yine bir ilke imza atılan sağlık deposu Tam Buğday Ekmeği'nin, Halk Ekmek Fabrikası tarafından 50 kuruştan satıldığını da anlatan Ali İlkbahar, "Günde toplam 700 bin adetlik ekmek satışımızın 40 bin adedi Tam Buğday Ekmeği. 250 gram olarak üretilen bu ekmeğin satışının, faydalarının daha iyi anlaşılmasının ardından daha da artacağını düşünüyoruz." dedi.
+90 282 686 28 80
